Recai Güllapdan müstear isimli yazarın yazılarından birini eski harflere çevirdim, okumak isteyenler buyursun. hatalarım varsa yoruma yazarsanız sevinirim. (yazının orijinal yeni harfli hali çevirinin altındadır):
امان
گنجلر، لسان اوگرنكز!
عزيز
قارئليم؛ بو مقالمده مخصوصيتله گنج قارئلرمه خطاب ايله اونلره فائدەلى اولاجغنى
اميد ايتدگم بر طاقم نصيحتلرده بولنمق ايستەيورم با العكس.
محترم و
معزز گنجلر؛ معلومڭز بولندغى اوزه بر وقت أول آمركان دول متحدىسنه خيل اوزنجه بر
زيارتده بولنمقلغم اقتضا ايتدي. وطاندن غيبوبتم اثناسنده نيجه شيئلر گوردم، فكرم
آچلدى و يكى شيئلر اوگرنمك فرصتنى بولم و لكن بونلردن هيچ برى كتابجى دكانلرنده حس
ايتدكم ميئوسيت قدر بنى منفعل ايتمەمشدر.
دوشنڭز
كه بيوك، معظم بر بنا. ايچرسى سيجاجق و ديشارده اسمكده اولان قاردن بوراندن تماماً
آزاده، آسوده، راحت بر اقليم ايچريسنده. بر يانده بو بيوك مكانڭ بر كوشەجگنده
قايناتلن باشدن چيقاريجى و فتان انواء دورلى قهوەنڭ مسك گبى رايحەسى يايلمقده و او
ملتڭ قارئلرى كتابنى آغوشنه آلوبن قهوەسى رفاقتنده دنيا غائلەلرندن قوپمش،
كتابلرده وار اولان دنيانڭ دروننده غائب اولب گيتمشدر.
أوت
عزيز گنجلر، قباجه ايكى دنيا واردر؛ دنيا و عقبى. دنيا حياتى ايسه اكى فصلدن مركب:
برى بيلدگمز، ياشادغمز، معروض قالدغمز دنيادر؛ اوتەسي ايسه كتابلرڭ ايچندەكى دنيا.
سادەجه
اوقوما بيلمك بيله، الآن ياشادغمز دنيانڭ مشقت و ازاسندن صيرلوب كتابلرڭ مسخر
وعيدكار عالمنه قاپلوب گيتمگه كافى گلەيور. گليور لكن اجنبى بر مملكتده اجنبيلرڭ
لسانيله قلمه آلنمش كتابلرى گوروب، طوقنوب ده اونلرڭ ايچنه دوشەممك، تخمين
ايدەمزسڭز نه بيوك بر اضطرابدر.
اولا
كتابلرڭ بوللغندن باشلامەلى. قيده دگر بتون مهم كتابلرڭ بر شكلده انگلز لساننه
ترجمه ايدلدگنى نظره آلرساق 'يوق يوق' حكمنده بر بوللق قارشيسنده دارماداغن
اوليور، عجبا هانگى كتابدن باشلاسم ديه صبرسزلغه قاپليورسڭز. عمر قيصا، صنعت اوزن
ديمش برى؛ نه قدر اصابتلى بر سوز. ايشه نرەدن، هانكى كتابدن باشلامق گركتگى آيريجه
مهم بر فصل فقط دارى آنبارنه دوشمش آج طاووق مثالى، محتوياتنى اڭلامەدغمز كتابلر
آراسنده ديدنوب طورركن او حقيقت قافاڭزه "دانق" ايديويرەيور. اگر، بو
فقير پر تقصير گبى لسان بيلميور ايسەڭز، نصيبڭز سادەجه اونلرى اوزاقدن سووب
قوقلامقدن عبارت قاليور.
امان
كنجلر، واقعه چوق سويلەين، چوق تنبيه ايدن اولمشدر، بر ده بو آق صقالڭ سوزنى قاله
آلڭز و الدكى فرصتى هبا ايتميوب كسدرمەدن انگلز لساننه مطلع اولنڭز؛ او زمان
دنيانڭ بتون كتابلرى گوزنزنڭ اوڭنه سرلەجكدر و اوندن صوڭرەكى مسئله كتابى
ادنەبلەجك پارە و اوقوياجق زمان مسئلەسدنر. ايش اورايە قالسڭ افنديلر. سيز اوزەريڭزه
دوشنى اتمام ادڭز هله... عكس تقديرده بو فقير گبى قارنى آجلقدن غورولدركن لوقانت لوقانته ويترينى سير ايدن بر زوگرردڭ حس
ايتدكلرنى ياشايەجقسڭز.
كتاب
باصمق صمعتنده اجنبيلرن نه قدر زوقلى و اعتنالى داورندقلرنى گورمك ده آيرىجه بر
قازانج اولدى. "ظرف مهم دگلدر، مظروفه باقمەلى" سوزى طوغرىدر و فقط
ظرفه گوسترلن اعتنا، مظروفى ده قيمتلندريور. بزده حالا علمى كتاب باصر ايكن ديبنوتلرنى
آرقەلره بر يره آتوب قارنجه دعاسى كوچكلگنده حرفاتله باصمەيى معرفت ظن ايدن طبعخانەلر
وار. حالبوكه ايش لافه گلنجه "بزم ملى كتاب صنعتلرمز وار؛ مجلدلك، كاغدجيلق،
حتاتلق، مذهبلك شودر بودر..." ديه منغلده كول قومايز؛ نا معنى؟ اونده صنعتدن
بو گون كتاب رافلرنه عكس ايدەبيلمش پك آز گوزيده وار، حتا يوق. كتابجلغمزڭ ظرفى
پريشاندر، مظروفى ايسه سزڭ تقديرنه قالمش؛ بن قارشمم شخصاً!
بو حسبى
اعترافلرم قولاغنڭزه كوپه اولسن عزيز گنجلر و بو اعترافمدن ستون قومشوم عرفان بكى
زنهار خبردار ايلەمەيڭز ا مى!
ميانمزده
قالسن بو كوكك سرمز!
Aman gençler, lisan öğreniniz!
Aziz kaarilerim; bu mekaalemde mahsusiyetle
genç kaarilerime hitab ile onlara faideli olacağını ümmid ettiğim birtakım
nasihatlerde bulunmak isteyorum bilakis.
Muhterem ve muazzez gençler; malumunuz
bulunduğu üzere bir vakıt evvel Amerikan düvel-i müttehidisine hayli uzunca bir
ziyarette bulunmaklığım iktizâ etti. Vatandan gaybubetim esnasında nice şeyler
gördüm, fikrim açıldı ve yeni şeyler öğrenmek fursatını buldum velâkin
bunlardan hiç biri, kitapçı dükkânlarında hissettiğim meyusiyet kadar beni
münfail etmemiştir.
Düşününüz ki büyük, muazzam bir bina.
İçerisi sıcacık ve dışarda esmekte olan kardan borandan tamamen âzâde, âsûde,
rahat bir iklim içerisinde. Bir yanda bu büyük mekânın bir köşeciğinde
kaynatılan baştan çıkarıcı ve fettan enva-i türlü kahvenin mis gibi râyihası
yayılmakta ve o milletin kaarileri kitabını agûşuna aluben kahvesi refaketinde
dünya gailelerinden kopmuş, kitaplarda var olan dünyanın derûnunda kaybolup
gitmiştir.
Evet aziz gençler, kabaca iki dünya
vardır; dünyâ ve ukbâ. Dünyâ hayatı ise iki fasıldan mürekkep: Biri bildiğimiz,
yaşadığımız, mâruz kaldığımız dünyâdır; ötesi ise kitapların içindeki dünya.
Sadece okuma bilmek bile, el’an
yaşadığımız dünyanın meşakkat ve ezâsından sıyrılıp kitapların musahhar ve
vaitkâr âlemine kapılıp gitmeye kâfi geleyor. Geliyor lâkin ecnebî bir
memlekette ecnebîlerin lisanıyla kaleme alınmış kitapları görüp, dokunup da
onların içine düşememek, tahmin edemezsiniz ne büyük bir ızdıraptır.
Evvelâ kitapların bolluğundan başlamalı.
Kayda değer bütün mühim kitapların bir şekilde İngiliz lisânına tercüme
edildiğini nazara alırsak ‘yok yok!’ hükmünde bir bolluk karşısında darmadağın
oluyor, acaba hangisinden başlasam diye sabırsızlığa kapılıyorsunuz. Ömür kısa,
sanat uzun demiş biri; ne kadar isâbetli bir söz. İşe nereden, hangi kitaptan başlamak
gerektiği ayrıca mühim bir fasıl fekat darı anbarına düşmüş aç tavuk misâli,
muhteviyatını anlamadığınız kitaplar arasında didinip dururken o hakiykat
kafanıza dank edivereyor. Eğer, bu fakiyr-i pür taksir gibi lisan bilmiyor
iseniz, nasibiniz sadece onları uzaktan sevip koklamaktan ibaret kalıyor.
Aman gençler, vakıa çok söyleyen, çok
tembih eden olmuşdur, bir de bu aksakalın sözünü kaale alınız ve eldeki fursatı
heba etmeyip kestirmeden İngiliz lisânına muttali olunuz; o zaman dünyanın
bütün kitapları gözünüzün önüne serilecektir ve ondan sonraki mesele kitabı
edinebilecek para ve okuyacak zaman meselesidir. İş oraya kalsın efendiler. Siz
üzerinize düşeni itmam ediniz hele... Aksi takdirde bu fakiyr gibi, karnı
açlıktan guruldarken lokanta vitrini seyreden bir züğürdün hissettiklerini
yaşayacaksınız.
Kitap basmak sanatında ecnebîlerin ne
kadar zevkli ve itinalı davrandıklarını görmek de ayrıca bir kazanç oldu. “Zarf
mühim değildir, mazrufa bakmalı” sözü doğrudur ve fekat zarfa gösterilen itinâ,
mazrufu da kıymetlendiriyor. Bizde hâlâ ilmî kitap basar iken dibnotlarını
arkalara bir yere atıp karınca duası küçüklüğünde hurufatla basmayı marifet
zanneden tab’haneler var. Halbuki iş lâfa gelince “Bizim milli kitap
sanatlarımız var; mücellidlik, kâğıtçılık, hattatlık, müzehhiplik şudur
budur...” diye mangalda kül komayız; ne mânâ? Onca sanattan bugün kitap
raflarına aksedebilmiş pek az güzide var, hattâ yok. Kitapçılığımızın zarfı
perişandır, mazrûfu ise sizin takdirinize kalmış; ben karışmam şahsan!
Bu hasbî itiraflarım kulağınıza küpe olsun
aziz gençler ve bu itirafımdan sütun komşum İrfan Bey’i zinhar haberdar
eylemeyiniz e mi!
Meyanımızda kalsın bu küçük sırrımız!
Meyanımızda kalsın bu küçük sırrımız!
Recai Güllapdan,
Kitap Zamanı, 08 Nisan 2015, Çarşamba
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder